ÇOCUK GELİŞİMİ
Hepimiz farklı
özelliklerle doğarız ve farklı hızlarda gelişiriz. Büyük benzerlikler varmış
gibi gözükse de detaylara baktığımızda kendimize özeliz. Yeteneklerimiz,
ilgilerimiz, doğuştan getirdiğimiz kişilik özelliklerimiz az ya da çok farklı.
Bu özelliklerimiz bazen toplumsal bazen bireysel hayatımızda çoğunluktan büyük
oranda farklılaşmamıza neden olur. Eğer çocuğumuzda yaşıtlarına göre farklı bir
gelişim seyri gözlüyorsak, mutlaka bu alanda uzmanlaşmış bir psikolog ya da
psikiyatristten değerlendirme talep etmeliyiz. Değerlendirme sonucuna göre eğer
gerekiyorsa tedavi ve terapi desteği almayı ihmal etmemeliyiz.
Çocuğumuzun
gelişimsel sürecini takip ederken; büyüme hızına, kas becerilerine, dil
becerilerine, iletişim becerilerine, sosyal becerilerine, zihinsel becerilerine
ve duygusal gelişimine ayrı ayrı dikkat etmeliyiz. Onunla geçirdiğimiz vakti
sadece ihtiyaçlarını giderme biçimde değil; ilişki geliştirici, öğretici,
beceri geliştirici ve bunları destekleyici aktivitelere de yer vererek
planlamalıyız.
Gelişim takibi
sürecinde en önemli noktalardan biri; fazla inceleyici olma ya da zamanla
düzeleceği fikriyle konuyu göz ardı etme ikileminde dengeyi yakalayabilmektir.
Çocuğumuzu zorlamamalı, sürekli olarak yapamadıklarına odaklanmamalıyız. Öte
yandan gelişimsel bir gecikme görüyorsak, kendi kendine düzelmesini de
beklememeliyiz.
Yaşıtlarına göre
hızlı gelişen bir çocuk içinse “kendiliğinden hallediyor” gibi bir tutum
gösterdiğimizde; gelişebileceği ya da ortaya çıkarabileceği yanlarını
desteklememiş oluruz. Enerjisini neye harcayacağını alışkanlıkları
belirleyeceği için ilgilerini keşfedip erkenden yönlendirmemiz; yaşam
kalitesini arttırabilmemizi sağlar. Üstün gelişen çocuklarımız için daha fazla
gelişim olanağı oluşturmamız oldukça önemli.
Elbette ki kusursuz
insan yok. Ebeveyn olarak görevimiz; çocuğumuzun yaşamını kendi ihtiyaçları
doğrultusunda kolaylaştırmak. Bu noktada fark ettiğimiz bir durum varsa; uzman
desteği almak için hızlı davranmamız en önemli konu. Çünkü bazı beceriler
ilerleyen yaşlarda daha kısıtlı ve yavaş gelişmekte, bazı beceriler de fark
edilmediklerinde körelmekte.
Eğer bir uzman
değerlendirmesi neticesinde, çocuğumuzun desteklenmesi gerektiğine dair
yönlendirme yapıldıysa; psikiyatrik tedavi, özel eğitim, üstün zekalılar
eğitimi, üstün yeteneği varsa buna yönelik eğitimler, fizyoterapi, duyu
bütünleme terapisi, ergoterapi, dil ve konuşma terapisi, oyun terapisi,
floortime, glüten/kazein diyeti, ağır metal tedavisi, mantar tedavisi,
hiperbarik oksijen tedavisi, müzik terapisi ve yunus terapisi gibi birçok yeni
alanla tanışmamız gerekebilir. Tercihlerimizi, bilimsel dayanağı olan
yöntemlerden yana kullanmamız ve sürece dahil edildiğimiz uzmanlarla yol
almamız bize zaman kazandıracaktır.