Yalnızlık Üzerine
“Neden yalnız kalamıyorum?”, “Neden yalnızım?”, “Kendimi neden bu
kadar yalnız hissediyorum?”, “Yalnızlık neden bu kadar kötü?”.
Ne demek yalnızlık?
Türk Dil Kurumu’nun tanımına göre; yanında başkalarının olmaması
demek. Kelimenin kökü “yalın”.
Basitçe ne olduğunu araştırırsanız hemen karşınıza çıkacak olan
başka bir tanımı da Vikipedi’ de. Boşluk duygusuyla dünyadan kopmuş hissetme, başkalarıyla
anlamlı iletişim kuramama gibi detaylara değinilmiş.
Kavram bu noktada ikiye bölünüyor. Fiziksel yalnızlık ve zihinsel
yalnızlık. Yani tek başına olmak ve yalnız hissetmek.
Fiziksel yalnızlık bazen gereken bazen fark edilmeyen bazen arzu
edilen bazen kaçmak için araç olarak kullanılan bazense kendinle yüzleşmene
sebep olan bir şeydir. Ayrıca sosyalleşmek bir ihtiyaç olduğundan çok uzun
süren tek başınalıklar motivasyon eksikliğine, hayattan sıkılıp aidiyet
duygumuzda sapmalara ve eğer varsa ki genelde vardır; görmemeye çalıştığımız ya
da görmediğimiz problemlerimizin açığa çıkmasına sebep olur.
Peki, yalnızlığın zihinsel boyutu nedir?
Yalnızlık mı yalnız hissetmek mi?
Diyelim ki yalnızsın, fiziksel olarak. Zihnin rahatsız edici
düşüncelerle dolu. Kötü de hissediyorsun haliyle… Bu durumda rahatsız edici
olan tabii ki yalnızlık değil. Zihnin. Yalnızlık sadece onu daha net duymana
sebep oluyor.
Düşünelim. Arkadaşlarınla harika vakit geçirip eve gelince mi kötü
oluyorsun? Cevabın “evet” ise belki gerçekten yetersiz miktarda sosyalleşiyor
olabilirsin. Hemen sosyalleşmeye başlamalısın. Eğer cevabın “hayır” ise bu;
başkalarının yanında da o kadar iyi iyi olmadığını gösterir. Başkalarıyla olduğunda muhtemelen dikkatini
çelen başka uyaranlar olduğu için zihnin sakinleşiyor. Bazen o da olmuyor.
Kimseyi dinleyemeyecek kadar içe dönüyorsun ya da sürekli aynı konudan
bahsediyorsun. Bu bana yalnızlıktan ziyade başka bir şeyi düşündürdü. Hayatında
bir problem var. Çözemiyorsun. Başarısız, yetersiz, yalnız ve bir sürü negatif
şey hissediyorsun. Mutsuzsun.
O halde mutsuzluk yalnız hissettirir ya da yalnız hissetmek
mutsuzken rahatsız eder diyebilir miyiz?
Yalnız hissetmen tek başına olmandan farklıdır. Kimsenin seni
anlamadığını ya da haksızlığa uğradığını düşünüyor olabilirsin. Sanki
isteklerin olmayacak. Hayat senden yana değil. Oyuna dahil olamıyorsun. Çabalamanın
anlamı yok. İsteksizleşiyorsun. İraden zayıflıyor ve bu kendine daha da çok
kızmana sebep oluyor.
Yalnızlık dışsal bir şey değildir. Yani başımıza gelip bizi mutsuz
etmez. İçsel bir şeydir. Tatminsiz olduğumuz için yalnız hissederiz.
Böyle zamanlarda hemen neyi eksik yaptığınıza bakın. İstediğiniz
yönde harekete geçmenizi engelleyecek prensiplerde ısrarcı olmanız ya da
sonuçları düşündüğünüz için aslında ne yapmak istediğinizi bulamamanız sinyal
olabilir. İlerleme sağlamayan tekniklerinizi değiştirmeyi düşünebilirsiniz.
İlerleyemediğinizi şöyle anlayın; kafanız karışıktır ve neye göre karar
vermeniz gerektiğini bilemezsiniz. Sonuç odaklısınızdır. Aslında karar vermeye
değil seçim yapmaya çalışıyorsunuzdur. Kötü sonuç oluşmasına yönelik kaygınız,
eylemlerinizi etkiliyordur. Pişman olmamak sizin için çok önemlidir.
Üzgünüm, kendine yönelmek yerine başka şeyleri tercih etmek ve
onlara sahip olarak mutlu olmaya çalıştığınız sürece mutluluğunuz ölümlü olacak.
Çünkü şeyler gelir ve giderler. Haller de öyle. Değişimi kabul edebilmek için
sağlam bir adaptasyon yeteneği gerekir. Öyleymiş gibi yaparak tüm hayatı
kotaramazsınız.